Refik Halit Karay Hayatı Eserleri ve Edebi Kişiliği

ÖZET
Hayatı Kısaca
Ünlü Türk yazar Refik Halit Karay 15 Mart 1888 tarihinde İstanbul’da doğmuştur. Mudurnu’dan İstanbul’a göç eden Karakayış ailesinden Maliye Veznedarı olan Mehmed Halit Bey’in oğludur. Galatasaray Sultanisi ve Hukuk Mektebinde okumuştur. Maliye Nezaretinde memur olarak çalışmıştır. II. Meşrutiyetin ilan edilmesinden sonra ise gazetecilik yapmaya başladı. Gazetecilik edebiyat hayatına atılmasında yardımcı olan bir unsurdur. Bir dönem Tercüman-ı Hakikat gazetesinde çalışmıştır. Bu gazetede mütercimlik ve muhabirlik yapmıştır. Yazdığı yazılar yüzünden öncelikle Sinop olmak üzere Çorum, Ankara ve Bilecik’e sürgün edilmiştir. İstanbul’a döndüğü zaman ise belli bir süre Türkçe öğretmenliği yapmıştır. Daha sonrasında ise PTT Genele Müdürlüğüne getirilmiştir. Bu sırada ise Hürriyet ve İtilaf Fırkasına üye olmuştur.

Eserleri
Roman: Çete (1940), Nilgün (1950), Sürgün (1941), İki bin Yılın Sevgilisi (1954), Dört Yapraklı Yonca (1957), Sonunda Kadeh (1965), İstanbul’un İç Yüzü (1920), Yedizin Kızı (1939), Ay Peşinde (1922), Dişi Örümcek (1953), Ayın On Dördü (1980), Yüzen Bahçe (1981), Kadınlar Tekkesi (1956)
Hikâyeler: Memleket Hikâyeleri (1919), Eskici, Gurbet Hikâyeleri (1940),Garaz
Günce: İlk Adım, Bir İçim Su, Tanıdıklarım, Guguklu Saat
UZUN
Refik Halit Karay Hayatı Uzun
İstiklal Savaşı aleyhinde yazdığı yazılar yüzünden ise vatan hainliği ile suçlanmıştır. Bu yüzden yüz ellilikler listesine girmiştir. Yüz ellilikler listesine girerek Beyrut ve Halep’te sürgün hayatı yaşamıştır.
Ancak Mustafa Kemal Atatürk için yazdığı şiir ve mektuplar sayesinde 150 likler listesinden çıkarılmıştır. Af kanunu sayesinde yurda geri dönmüştür. Diğer kişilerin de affedilmesinde büyük rol oynamıştır. Sürgün edilmeden önce çıkardığı Aydede adlı mizah dergisini tekrardan yayınlamıştır. Türk Edebiyatında ilk defa Anadolu’yu tanıtan eserler yazmıştır. Bu sayede ismini duyurmuştur. Mizah ve yergi türünde de yazılar yazmıştır. Bu sayede birçok yerde tanınır hale gelmiştir. Yazdığı eserlerinde genellikle tasvirler, portreler, benzetmeler kullanmıştır. Bu eserleri gözleme dayanan eserleridir. Bu eserlerinde akıcı, sade bir dil kullanmıştır. Bu sayede de 20. yy lın romancıları arasında seçkin bir yere sahip olmuştur. İstanbul’u bütün renk ve çizgileriyle yansıtarak İstanbul’u olduğu gibi yansıtmıştır. Türkçeyi eserlerinde ustalıkla kullanmıştır. Bu sayede de Türk edebiyatına önemli eserler kazandırmıştır. Refik Halit Karay 18 Temmuz 1965tarihinde İstanbul’da hayatını kaybetmiştir.
Refik Halit Karay Edebi Kişiliği
1909 yılında Fecr-i Ati topluluğuna katılmıştır. Ancak zamanla sanat anlayışı da değişince Milli Edebiyat Dönemine benzer eserler ortaya koymuştur. Roman, öykü, anı, deneme, tiyatro, fıkra ve mizah türlerinde eserler yayınlamıştır. Bu eserleri çok iyi kullandığı Türkçesi ile yazmıştır. Edebi eserlerinin yanı sıra siyasi mizah eserleri de yazmıştır. Buna karşın savunduğu bir politik görüşü yoktur. Ancak dönemin siyasi iktidarına yönelttiği eleştiriler yüzünden 1916 yılında Çorum’a sürgün edilmiştir. Bu sürgünde yaşadıklarını yazdığı “Memleket Hikâyeleri” isimli bir hikâyesi bulunmaktadır. Bu hikâye zaman içinde çok kısa sürede üne kavuşmuştur.

Yorum yapın