Nush İle Uslanmayanı Etmeli Tekdir Tekdir İle Uslanmayanın Hakkı Kötektir Kompozisyon

Nush İle Uslanmayanı Etmeli Tekdir Tekdir İle Uslanmayanın Hakkı Kötektir 

Söz ve tavsiye ile yola gelmeyen insanları azarlamak; azarlanmakla da yola gelmeyeni ise dayakla yola getirmek gerekir. Akıllı kişi, kendisine söyleneni çabucak anlar ve uygular. Ona laf anlatmak için ille de kızmaya, bağırmaya veya dövmeye gerek yoktur. Lakin bazı insanlar vardır ki öğütten, laftan asla anlamazlar; hatta kendilerine bağırmaktan bile haya duymaz, kendi bildiklerinde diretirler.İşte, Ziya Paşanın Terkib-i Bend’inde söylediği bu ünlü söz, öğüt tutmayanları önce azarlamak gerektiğini, azarlamaktan da anlamayanları dövmek gerektiğini anlatır. Her insan, iyilikten, güzel sözden anlamaz. Bazı kişilerde gurur olur, en ufak bir azara veya ikaza bile dayanamayacakları için kendilerine verilmiş bir öğüdü uygulamakta geç kalmazlar. İçinde bulundukları yanlışın çabuk farkına varırlar. Zaten bunlar azar işitme ya da dayak yeme aşmasına kendilerini getirmezler bile. Elbette bu tüm insanlar için geçerli değildir. Bazen öyle insanlar çıkar ki karşımıza, kafaları taştan serttir. Kendilerine ne desek anlamazlar ve hata yapmaya devam ederler. Örneğin ona buna sataşmakla dersin kaynamasına sebep olan bir öğrenci, öncelikle konuşmaması gerektiği hususunda öğretmeninden öğüt alır. Öğrenci öğüdü alır da susarsa ne ala; aksi durumda ise azarı işitir. Bundan da anlamayan öğrenci, artık dayak istemektedir. Elbette ki dayak veya fiziki şiddet öğrencilere uygulanması sakıncalı olan bir durumdur. Ancak böyle bir öğrencinin dayağı bile hak ettiği anlatılmaya çalışılmıştır.

Kişi kendini bilmeli, davranışlarına ve sözlerine dikkat etmelidir. Kendisini azar işitme veya dövülme derecesine kadar getiren kişide bir şeyler eksiktir.

Yorum yapın