ÖZET
Hayatı Kısaca
1910 yılında doğan Ziya Osman Saba’nın babası Paris Askeri Ateşe’si olup annesi Ziya Osman SABA sekiz yaşında iken vefat etmiştir. Cumhuriyet Dönemi’nin edebi topluluklarından biri olan, Yedi Meşaleciler’in en iyi üyesidir, şair, yazar, çevirmen olarak görev almıştır. 30 Mart 1910 tarihinde, İstanbul’da dünyaya gelmiş olan Ziya Osman SABA, 1931 senesinde, savaş yıllarında babasının asker olması sebebi ve annesinin vefat etmiş olması sebebi ile yatılı olarak okuduğu, Galatasaray Lisesi’nden mezun olmuştur. Ziya Osman SABA lise arkadaşından Cahit Sıtkı Tarancı gibi edebiyata lise yıllarında merak salmıştır. 17’nin ilk şiirleri Ocak 1927’de, Servet-i Fünun Dergisi’nde yayınlanmıştır. 1945 yılında İstanbul özlemi ile görevini bırakan Saba, bu tarihten sonra Yedi Meşale, Sebil ve Güvercinler, Geçen Zaman, Nefes Almak, Çocukluğum, İstanbul gibi kitap ve eserler yayınlamıştır. Şiirlerinde çocukluk ve ilk gençlik anıları hakkında çokça bilgi yer almaktadır. Şair, yazar Ziya Osman Saba 29 Ocak 1957 tarihinde vefat etmiş olup Eyüp mezarlığına defnedilmiştir.Eserleri:
Şiirlerini, “Sebil ve Güvercinler”, “Geçen Zaman” ve “Nefes Almak” kitaplarında bir araya getiren, hikayelerini de, “Mesut İnsanlar Fotoğrafhanesi” ile “Değişen İstanbul” kitaplarında toplayan Saba, Goncourt Kardeşler’den roman çevirileri de yapmıştır.
UZUN
Hayatı UzunYeni bir edebi tarz oluşturarak ve Batı edebiyatını takip ederek, özgün şiirler üretmek adına, Cumhuriyet Dönemi’nin başlarında bir araya gelen tek topluluk olan, Yedi Meşaleciler’e, 1928’de katılan Ziya Osman Saba’nın adı, bu topluluğu oluşturan, Sabri Esat Siyavuşgil, Vasfi Mahir Kocatürk, Yaşar Nabi Nayır, Cevdet Kudret, Kenan Hulusi, Muammer Lütfi gibi birçok isim arasında en dikkat çekenidir.
Yedi Meşaleciler’in şiir anlayışını, sanat hayatının bitimine dek sürdüren tek şair olan Ziya Osman Saba, Meşale Dergisi kapanınca ise, bir süre Milliyet Gazetesi’nin edebiyat sayfasına ve İçtihat Dergisi’ne yazılar yazdı. Varlık Dergisi çıkmaya başlayınca da, hikaye ve şiirlerini bu dergide 15 Temmuz 1933 tarihinde, çıkan ilk sayısından itibaren sıklıkla Varlık’ta yayımladı.
1936 yılında, İstanbul Üniversitesi Hukuk Fakültesi’nden mezun olan ünlü şair Ziya Osman Saba, 1931 ile 1936 seneleri arasında, üniversite yıllarında iken, Cumhuriyet Gazetesi muhasebe servisinde görev aldı. Mezuniyetinden sonra ise, 1945 yılına kadar, Emlak Kredi Bankası’nda çalışan Ziya Osman Saba, Milli Eğitim Basımevi’nde, tashih bürosu şefliği görevini sürdürdü.
Saba, 1950’de, kalp rahatsızlığı sebebiyle, emekli olmuş olup, Kadıköy’deki evinde, Varlık Yayınevi’nin yayın işleriyle meşgul olmaya başladı. İçine kapanık bir şair olan ve bir İstanbul yazarı olarak, sanat hayatı boyunca, çevresindeki değişimin içinde hep incelikleri, güzellikleri sergiledi.
Şiirlerinde, çocukluk özlemi, anılara düşkünlük, ev ve aile sevgisi, yoksulluk ve acıma duyguları, utanç, kadercilik, küçük mutluluklarla yetinme, ölüm korkusu ve öteki dünya merakı, iyilik düşüncesi, İstanbul sevgisi ve inanç gibi bireysel konuları işleyen Saba, gözlemci ve dışavurumcu, kendine özgü tarzıyla, çeşitli hikayeler de yazdı.