Söz Ağızdan Çıkar
Er olan kişi, verdiği sözü ne pahasına olursa olsun mutlaka yerine getirir; yahut asla söz vermez. Birine verilen söz, ona verilmiş garanti belgesi gibidir. Yerine getirmemek olmaz. Sözünde durmayan, tükürdüğünü yalayan insanlar, kimse tarafından sevilmez ve kendisine asla güvenilmez.Kişinin verdiği sözü yerine getirip getirmemesi, onun güvenirliğini belirler. Söz verip de onu tutmayan kişiye bir daha güvenilmez ve ona güvenerek herhangi bir işe girişilmez. Mert olan kişi bunu asla yapmaz. söz ağızdan bir kere çıkar, artık onun geri dönüşü yoktur. Kişi ya hiç söz vermemeli ya da verdiği sözü yerine getirmelidir. Düşünün ki bir baba; sınıfını takdir belgesi almak şartıyla geçen oğluna bilgisayar alma sözü veriyor. Çocuk yıl boyunca çalışarak gerçekten de takdir belgesini alıyor; lakin baba verdiği sözünde durmuyor ve bilgisayarı almıyor. O çocuğun babasına olan güveni, inancı tamamen sarsılır, babasını yalancı ve güvenilmez biri olarak görmeye başlar. Ayrıca o zamana kadar koruduğu çalışma isteği ve azmi zamanla yok olmaya başlar. Baba her ne sebeple olursa olsun, herhangi bir bahane arkasına sığınma hakkına sahip değildir. Ya o söz hiç vermeyecekti ya da borç harçla da olsa oğluna o bilgisayarı alacaktı.
Er olan kişi, verdiği sözü ne pahasına olursa olsun mutlaka yerine getirir; yahut asla söz vermez. Birine verilen söz, ona verilmiş garanti belgesi gibidir. Yerine getirmemek olmaz. Sözünde durmayan, tükürdüğünü yalayan insanlar, kimse tarafından sevilmez ve kendisine asla güvenilmez.Kişinin verdiği sözü yerine getirip getirmemesi, onun güvenirliğini belirler. Söz verip de onu tutmayan kişiye bir daha güvenilmez ve ona güvenerek herhangi bir işe girişilmez. Mert olan kişi bunu asla yapmaz. söz ağızdan bir kere çıkar, artık onun geri dönüşü yoktur. Kişi ya hiç söz vermemeli ya da verdiği sözü yerine getirmelidir. Düşünün ki bir baba; sınıfını takdir belgesi almak şartıyla geçen oğluna bilgisayar alma sözü veriyor. Çocuk yıl boyunca çalışarak gerçekten de takdir belgesini alıyor; lakin baba verdiği sözünde durmuyor ve bilgisayarı almıyor. O çocuğun babasına olan güveni, inancı tamamen sarsılır, babasını yalancı ve güvenilmez biri olarak görmeye başlar. Ayrıca o zamana kadar koruduğu çalışma isteği ve azmi zamanla yok olmaya başlar. Baba her ne sebeple olursa olsun, herhangi bir bahane arkasına sığınma hakkına sahip değildir. Ya o söz hiç vermeyecekti ya da borç harçla da olsa oğluna o bilgisayarı alacaktı.
İnsanlar arasında kendisine güvenilen, inanılan kişi konumunda olmak istiyorsak, verdiğimiz sözleri mutlaka yerine getirmeli, kendimizi yalancı konumuna düşürmemeliyiz.