ÖZET
Hayatı Kısaca
Osman Cemal Kaygılı 1890 senesinde İstanbul’da Dünya’ya gelmiştir. Eski İstanbul’un kenarda kalan mahallelerinin hayatlarını ve insanların yaşamını anlatan roman ve öyküleri ile edebiyatımızda yer edinmiştir. Orta öğretim hayatını Eğrikapı Merkez Rüştiyesi’nde tamamlamıştır. Menşei Kuttab-ı Askeriye’yi bitirmiştir ve 1906 senesinde Erkan-ı Harbiye Umumiye Dairesi’ne girmiştir.
Cumhuriyet döneminden sonra 1925 – 1945 seneleri arasında İmam Hatip Okulu, Çemberlitaş Ortaokulu ve Fener Kız Lisesi’nde öğretmenlik yapmıştır. Son Saat, Cumhuriyet, Haber, Vakit, Son Telgraf, Son Posta gibi gazetelerde makale, fıkra, öykü ve tefrika romanlar yayımlamıştır. İlk yazmış olduğu yazı ise Baha Tevfik’in sahibi olduğu “Eşek” isimli güldürü dergisinde yayımlanmıştır.1945 senesinde İstanbul’da hayatını kaybetmiştir.
UZUN
Eserleri
Roman: Çingeneler(1939), Aygır Fatma(1944), Bekri Mustafa(1944)
Öykü: Eşkıya Güzeli(1925), Sandalım Geliyor Varda(1938), Altın Babası(1923), Bir Kış Gecesi(1923), Çingene Kavgası(1925), Goncanın İntiharı(1925)
Oyun: Mezarlık Kızı(1927), Üfürükçü(1925), İstanbul Revüsü(1925)
Araştırma:İstanbul’un Semai Kahveleri Meydan Şairleri (1937), Argo Lügati
Osman Cemal Kaygılı Hayatı Uzun
Mahalle bakkalının oğlu olan Osman Cemal orta öğrenimini Eğrikapı Merkez Rüştiyesi’nde tamamladıktan sonra Menşei Kuttab-ı Askeriye’den mezun olmuştur. 1909 senesinde Kıtaat-ı Fenniye Müfettişliği’nin kaleminde çalışmıştır. İkinci Meşrutiyet ilan edildikten sonra İttihat ve Terakki Fatih Kulübü’ne üye olarak katılmıştır. Baha Tevfik’in Eşek adlı güldürü dergisinde hem ilk yazısı hem de birkaç yazısı yayımlanmıştır. Şebab dergisinde de mizah konulu manzume ve yazılar da yazmıştır. Ancak askeri görevinden ötürü bu senelerde meslek edinememiştir.
1912 senesinde Tepebaşı Tiyatrosu’nda sergilenen bir gösteri esnasında taşkınlık yaptığından ötürü ve Mahmut Şevket Paşa suikastın de adı geçtiğinden ötürü Sinop’a 3 sene sürgüne gönderilmiştir. Sinop’tan döndüğü zaman eski mesleği olan Kıtaatı-ı Fenniye Müfettişliğindeki görevini sürdürmüştür.
1.Dünya Savaşı esnasında seferberlik ilan edildiğinden ötürü kâtiplik görevi sayesinde gezici tümenlerde yer almıştır. 1918 senesinde emekliye ayrılmıştır. Emekli olduktan sonra geçimini sağlayabilmek için pazarcılık, biletçilik gibi işler de yapmıştır. 1920 senesinden itibaren devrin popüler gazete ve dergilerinde yazılar yayımlamıştır. Sürgün esnasında yazmış olduğu ilk hikâyesi olan Çuvalcı Şeyhinin Halefi Alay dergisinde yayımlanmıştır. 1921 senesinde Güleryüz isimli dergisi O.C imzası ile beraber hikâye ve mizahi şiirler yayımlamıştır. 1923 senesinde ilk hikâye kitabı olan Altın Babası yayımlanmıştır.
Edebi Kişiliği
Hikâye, roman, oyun, inceleme türlerinde eserleri bulunmaktadır. Yazmış olduğu eserlerinde yerli konuları gözleme dayalı olarak işlemiştir. Kenar mahallelerde yaşamış olan, belirgin olarak da fakir erkek tiplemelerin eğlence anlayışını okuyuculara sunmuştur. Kişileri konuşturma yeteneği ile edebiyatımızda yer edinmiştir. Okuyucuya sunmuş olduğu eserlerinde gözlemci gerçeklik çizgisinden ayrılmamıştır ve eserlerini mizah yönü ağır basan kalıplarda kaleme almıştır. Eserlerinde yer alan karakterlerin edebiyatımızda kalıplaştırılmış kişiler olmaması ve kişilerin ilk defa eserlerinde kullanılması onu edebiyatımız içerisinde ayrı bir konuma da getirmiştir. Anlatış tarzı olarak halk ağzını benimsemiştir.