ÖZET
Hayatı Kısaca
Nurullah Ataç, eleştirmen, denemeci, yazar, şairdir. Eleştiri ve deneme alanı dışında hemen hemen eser vermeyen sayılı yazar ve şairlerden biridir. 21 Ağustos 1898’ de dünyaya gelmiştir. 17 Mayıs 1957 yılında hayata gözlerini yummuştur.
Eserleri
Ararken – Diyelim (1954), Söz Arasında (1957), Okuruma Mektuplar (1958), , Günce 1-2 (1972), Dergilerde (1980), Sevgi Üzerine Sözler, Günce (1960), Karalama Defteri – Sözden Söze (1952), Günlerin Getirdiği (1946), Söyleşiler (1962), Prospero ile Caliban (1961).
UZUN
Nurullah Ataç Uzun Hayatı
Nurullah Ataç’ın Babası 21 Ağustos 1898’de Osmanlı Tarihi isimli kitabı Türkçeye çevirmiştir. İsmi Mehmet Ata Beydir. Nurullah Ataç, İstanbul’da doğmuştur. Nurullah Ataç’ın babası Mehmet Ata başarılı bir bürokrattır. İlkokuldan sonra Galatasaray Lisesi’nde 4 yıl okumuştur. Daha sonra eğitimini İsviçre’de sürdürmüştür fakat babasının ölümünden sonra 1919’da İstanbul’a dönmüştür. 1922 yılına kadar İstanbul Üniversitesi Edebiyat Fakültesi’ne devam etmiş ama tamamlayamamıştır. Fransızca öğretmenliği yapmıştır. 1945’ten sonra Cumhurbaşkanlığı çevirmeni olarak görev yapmıştır.
Leman Ataç ile 1926 yılında evlenmiştir. Bu evlilikten bir kızı olmuştur. Meral Ataç isimli kızı, Babam Nurullah Ataç adında kitabı yazmıştır.
TDK yayın kolu başkanı olmuştur. İlk şiirleri Dergah Dergisi’nde yayımlanmıştır. Fransız, Latin ve Rus klasiklerinden çeviriler yapmıştır. Gazete ve dergilerde eleştiri ve deneme türünde yazılar yazmıştır. Eleştiri yazılarıyla Türk edebiyatında izlenimci eleştirinin ilk örneklerini vermiştir. Akşam Gazetesi’nde tiyatro eleştirmenliği, Hakimiyet-i Milliye, Ulus, Milliyet, Tan, Posta, Cumhuriyet, Son Havadis, Dünya gazetelerinde eleştiriler yazmıştır. Denemeleri Türk Dili, Varlık, Yedi Gün, Ülkü, Seçilmiş Hikayeler dergilerinde yayımlanmıştır.
Ataç yazı yaşamına, tiyatro eleştirisi ile başlamıştır. İlk yazısı, Dergâh Dergisi’nde yayımlanmış olan Türk Tiyatrosunda İlk Göz Ağrısı isminde bir tiyatro eleştirisidir. Ataç, tiyatro eleştirisi ile ilgili yazıları pek çok gazetelerde ve pek çok dergide yayımlanmıştır. Bu gazete ve dergilerde tiyatro hakkında yazılan ve kitaplarına girmeyen yaklaşık 125 yazısı bulunmaktadır. Ataç, tiyatro eserleri için yazdığı eleştirilerle yol gösterici ve yapıcı olmuştur. Ataç batının tiyatrosunu çok iyi öğrenmiş, Türk tiyatrosunun ve seyircisinin oynanacak ve izlenecek hale gelmesi için çok çaba harcamıştır. 1955 yılında gut ve şeker hastalığı ortaya çıkmıştır. Eşi 1955 yılında ölmüştür. Eşinin ölümü üzerine karaciğer ve böbrek rahatsızlıkları başlamıştır. 17 Mayıs 1957 yılında İstanbul Numune Hastanesi’nde ölmüştür.
Edebi Kişiliği
Dönemin önemli deneme yazarı ve eleştirmeni olarak bilinmektedir. Yaşamının büyük bölümünde çevirmenlik yapmıştır. Türkçeyi sadeleştirme ve dilimize kazandırma çabası içindedir. Dilimizdeki Arapça ve Farsça kelimelerin biran önce atılmasını istemiştir. Bağlaç olan “ve” yi Arapçadan geçtiği için kullanmamış, onun yerine ile bağlacını kullanmıştır. Sade ve akıcı bir anlatım kullanmıştır. Devrik cümlede ustalaşmıştır.