Edip Cansever Hayatı ve Eserleri Kısaca

ÖZET
Kısaca Hayatı
Edip Cansever 8 Ağustos 1928 senesinde İstanbul’da doğan ünlü Türk şair ve yazarıdır. Tahsil hayatında Kumkapı Ortaokulu ve daha sonrasında İstanbul Erkek Lisesi’ni bitirmiştir. Burada da eğitimini tamamladıktan sonra bir süre Yüksek Ticaret Okuluna devam etmiştir. Okul eğitimini bitirdikten sonra ticarete atılan Edip Cansever dükkânı ortağına devredene kadar babasının Kapalıçarşı’da bulunan dükkânında antikacılık yapmıştır. Edebi anlamda ilk eserini İstanbul dergisinde yayımlamıştır. Yazmış olduğu ilk denemelerinde Garip akımının yaşama sevincini anlatan şiirler, daha sonra da İkinci Yeni Akımının izleri gözlemlenmiştir. Bodrum’da beyin kanaması geçirdikten sonra İstanbul’a getirildi ancak kurtarılamadı. 28 Mayıs 1986 tarihinde hayatını kaybetti ve şuanda mezarı Rumelihisarı’ndadır.
Eserleri
Şiir: İkindi Üstü (1947), Dirlik Düzenlik (1954), Yerçekimli Karanfil (1957),Umutsuzlar Parkı (1958), Petrol (1959), Nerde Antigone (1961), Tragedyalar (1964), Çağrılmayan Yakup (1969),Kirli Ağustos (1970), Sonrası Kalır (1974), Ben Ruhi Bey Nasılım (1977), Sevda ile Sevgi (1977), Şairin Seyir Defteri (1980), Yeniden (bütün şiirleri, 1981), Bezik Oynayan Kadınlar (1982), İlkyaz Şikâyetçileri (1984), Oteller Kenti (1985).
Düzyazı:Gül Dönüyor Avucumda(Ölümünden sonra derlenmiştir), Şiiri Şiirler Ölçmek
UZUN
Edip Cansever Hayatı Uzun
Soluklu, uzun şiirlere yönelmiştir. Geleneksel şiirin değişmez kuralları arasında yer alan yoğunlaştırmaya, şiiri yakalamak için de sözü sıkıştırmaya gerek duymamıştır. Bazı zamanlar dize yapısını önemsememiştir. Gereksiz olarak görülen çizgiler içerisinden en güzel deseni sunan ressamlar gibi şiirsel güzelliklere yönelmiştir.
Şiirlerinde otel metaforları sıklıkla yer almaktadır. Bu sebepten Türk Edebiyatı’nda Otel Şairi olarak da adlandırılmaktadır. En bilindik şiirleri arasında yer alan “Sera Oteli” için Salah Birsel şu açıklamayı yapmıştır: “Bu şiir Cansever’in portresidir”. Edip Cansever’i İkinci Yenicilerden ayıran belirgin özelliklerinden birisi de dize alışkanlığını kırması olmuştur.
İkinci Yeni Şiirleri özelliklerini incelediğimiz zaman şiirde öyküleme tekniği kullanılmasına karşıdırlar ancak Edip Cansever diyaloglara, öyküye ve tasvirlere şiirlerinde sıklıkla yer vermiştir. Bu sebepten ötürü de Edip Cansever’in metin yoğunluğu oldukça fazladır.
 
Edebi Kişiliği
Her kitabında kendini yenilemek istemiştir. Toplum içerisinde en çok tanıdığı çevre ve çevrenin insanlarını anlatmak istemiştir. Değişik söyleyişin ve imge düzenlerinin sıklıkla yer aldığı şiirlerinde çağdaş insanın yabancılaşmasını düşünce tarafı ağır basan bakış açısıyla işlemiştir. Olan biteni, yaşanan gerçekleri bir dünya görüşü etrafından irdelemeyi amaçlamıştır.
Mehmet Fuat’ın yaptığı değerlendirmede Edip’te, Turgut Uyar gibi çok sesli bir şiirin yaratıcılarından olmuştur. Eserlerinde ortaya koymuş olduğu özgünlük kendisinden esinlenenleri kolaylıkla bularak taklitçi durumuna düşürecek düzeydeydi. Bu yüzden eserleri ve görüşü daima tek kalmıştır.

 

İkinci Yeni Şairleri içerisindeki durumu anlama vermiş olduğu önem sebebiyle Turgut Uyar’a biraz daha yakındı. İfade edilemeyen, anlatılamadan kalan olayları bulup çıkarırdı ve bunları okuyucularına iletmeye çalışırdır. Pek çok eserde kullanılmış olan anlamları, konuları yalnızca insanın iç dünyasında değil aynı zamanda hayatın çeşitli siluetlerinde de yakalamayı başarmıştır. 

Yorum yapın