Atatürk’ün Cumhuriyet Düşüncesi Hür Anlayışı Hür Vicdanı Hür Nesiller İster sözü ile ilgili kompozisyon.
Bu ülkeye lazım olan şey düşünce, anlayış ve vicdan özgürlüğüdür. Hepimiz böyle bir toplu oluşturmada sorumluluk sahibiyiz; bu uğurda çaba sarf etmek zorundayız. Özgürlüğün, düşünceyi ifade etmenin, inanç hürriyetinin yasaklı olduğu bir toplumda ilerlemek asla mümkün olamaz. Böyle bir toplumda yaşamak, kendi vatanında esir olmak, düşüncelerini, inançlarını beynine hapsetmek demektir. Düşünce ve inanç özgürlüğünün olmaması; ilerlemenin önündeki en büyük engeldir. Ezilmenin de en büyük nedenidir. Düşünce özgürlüğü de en az fiziksel özgürlük kadar önemlidir. Baskı, haksızlık ve zulme karşı olamamak, bu konudaki düşünceleri olduğu gibi ifade edememek daha fazla haksızlık, baskı ve zulme sebep olur. Vicdanlı olan liderler, hükumetler veya bireyler gerektiğinde eleştirilmeyi de kabul etmeli ve bunu bir nimet ve kendini düzeltme fırsatı olarak görmelidir. Oysa günümüzde maalesef durum böyle değildir. Kendi inancını veya düşüncesini ifade eden kişilerin acımasızca öldürüldüğü, hapse atıldığı veya toplum tarafından dışlandığı görülmektedir.Elbette ki hepimizin kendimize göre doğruları vardır. Ancak hiçbir doğru mutlak doğru değildir. Gerçek doğruyu bulabilmenin en iyi yolu, bizim doğrularımızla çelişen düşünceleri veya inançları dinlemek, gözlemektir. Sadece bize ters düştüğü için herhangi bir kişiyi düşüncelerinden dolayı kınamak, cezalandırmak doğru bir şey değildir. Herkes, başkasına zarar vermemek şartıyla düşüncesini veya ideolojisini açıkça ifade edebilmelidir.
Bu ülkeye lazım olan şey düşünce, anlayış ve vicdan özgürlüğüdür. Hepimiz böyle bir toplu oluşturmada sorumluluk sahibiyiz; bu uğurda çaba sarf etmek zorundayız. Özgürlüğün, düşünceyi ifade etmenin, inanç hürriyetinin yasaklı olduğu bir toplumda ilerlemek asla mümkün olamaz. Böyle bir toplumda yaşamak, kendi vatanında esir olmak, düşüncelerini, inançlarını beynine hapsetmek demektir. Düşünce ve inanç özgürlüğünün olmaması; ilerlemenin önündeki en büyük engeldir. Ezilmenin de en büyük nedenidir. Düşünce özgürlüğü de en az fiziksel özgürlük kadar önemlidir. Baskı, haksızlık ve zulme karşı olamamak, bu konudaki düşünceleri olduğu gibi ifade edememek daha fazla haksızlık, baskı ve zulme sebep olur. Vicdanlı olan liderler, hükumetler veya bireyler gerektiğinde eleştirilmeyi de kabul etmeli ve bunu bir nimet ve kendini düzeltme fırsatı olarak görmelidir. Oysa günümüzde maalesef durum böyle değildir. Kendi inancını veya düşüncesini ifade eden kişilerin acımasızca öldürüldüğü, hapse atıldığı veya toplum tarafından dışlandığı görülmektedir.Elbette ki hepimizin kendimize göre doğruları vardır. Ancak hiçbir doğru mutlak doğru değildir. Gerçek doğruyu bulabilmenin en iyi yolu, bizim doğrularımızla çelişen düşünceleri veya inançları dinlemek, gözlemektir. Sadece bize ters düştüğü için herhangi bir kişiyi düşüncelerinden dolayı kınamak, cezalandırmak doğru bir şey değildir. Herkes, başkasına zarar vermemek şartıyla düşüncesini veya ideolojisini açıkça ifade edebilmelidir.