Abdülhak Şinasi Hisar Kimdir Kısaca Hayatı Eserleri ve Edebi Kişiliği

ÖZET

Hayatı Kısaca

Hisar, 1888 yılında İstanbul’da hayata gelmiştir. Fıkra ve romanlarıyla üne kavuşmuştur. Cumhuriyet Dönemi Edebiyatı yazarlarındandır. Babası bir dergi yöneticisi olan Mahmut Celalettin Bey’dir. Önce Galatasaray Lisesi’ni, ardından Paris Siyasal Bilimler Okulu’nu bitirmiştir. Buradan mezun olduğunda, yurt dışı kaynaklı şirketlerde görev almıştır. Bir süre Dış İşleri Bakanlığı müşaviri olarak görev yapmıştır. Evinde kalp krizi sebebiyle hayata gözlerini yummuştur.
Eserleri

Boğaziçi Mehtapları (anı, 1942), Geçmiş Zaman Köşkleri (anı, 1956), Boğaziçi Yalıları (anı, 1954), Çamlıca’daki Eniştemiz (roman, 1944), Ali Nizami Bey’in Alafrangalığı ve Şeyhliği (roman, 1952), Fahim Bey ve Biz (roman, 1941), Geçmiş Zaman Fıkraları (fıkra, 1958), Aşk İmiş Her Ne Var Alemde (antoloji, 1955), Yahya Kemal’e Veda (biyografi, 1959), Ahmet Haşim: Şiir ve Hayatı (biyografi, 1963), İstanbul ve Pierre Loti (biyografi, 1958)
 
UZUN

Abdülhak Şinasi Hisar Hayatı Uzun

1883’te İstanbul’da doğmuştur. İlk edebiyat dergilerinden olan, Hazine-i Evrak’ın yayıncısı ve yazarı babasıdır. İsmini babası en sevdiği iki şaire ait olduğu için koymuştur. Varlıklı bir aileden gelen Hisar, İstanbul’da konaklarda büyümüştür. Dadılarından Fransızca öğrenmiş ve Tevfik Fikret’ten Türkçe dersleri almıştır. 1905 yılında Galatasaray Lisesi’nden mezun olmuştur. Hemen sonrasında 3 yıl boyunca Paris’te Siyasal Bilgiler Yüksekokulu’nda öğrenim görmüştür. Burada Jön Türk Harekâtına katılmıştır. II. Meşrutiyet ilanıyla İstanbul’a geri dönmüştür.
İstanbul’a döndükten sonra, 1909 yılında bir Fransız şirketinde çalışmaya başlamıştır. 1924 yılında ise, Reji idaresinde çalışmaya başlamıştır. Balkan Birliği Cemiyeti’nde bir dönem genel sekreter olmuştur. Hemen ardından Dış İşleri Bakanlığı’nda işe aşlamıştır ama yoğun tempo sebebiyle işi bırakmak zorunda kalmıştır. 1945 yılında ABD’ye girmiş ve Uluslar Arası Barış Kongresi’ne katılmıştır.

Buradan döndükten sonra İstanbul’da kalmaya devam etmiştir. İstanbul’da yöneticilikle ilgilenmiştir ve yöneticilik yaptığı dönemlerde eserleri yayımlanmaya başlamıştır. İlk olarak 1921 yılında Dergâh Dergisi’ne yazdığı eleştirilerle adını duyurmuştur. Bu eleştiriler “Kitaplar ve Muharrirler” başlığı altında toplanmıştır.Bunun yanı sıra İleri, Yarın ve Medeniyet gibi dergilerde eleştiri ve şiirleri yayımlanmıştır. Cumhuriyetin kurulmasından sonra Türk Yurdu, Ağaç, Varlık, Ülkü gibi dergiler ve Milliyet, Dünya gibi gazetelerde yazıları yayımlanmıştır. Başarılı bir iş hayatı sergilemiştir. Hisar, 1963 yılında İstanbul’daki evinde kalp krizi geçirerek hayata veda etmiştir.

Edebi Kişiliği

Romanlarında kendi gibi gününü gün eden ve varlıklı yaşayan insanların hayatını işlemiş diğer insanların yaşamını basit ve aşağı bulmuştur. Fransız edebiyatçılardan etkilendiği görülmüştür. Anlattığı kahramanlar genellikle dengesiz ve garip insanlardır. İçine kapanık, hayalleriyle avunan kişileri kurgulamıştır. Olaylardan çok kahramanların duygularına ve fikirlerine önem vermiştir. Dili şiirsel ve kendine özgüdür. Bunun dışında sanat için sanat mantığından ötürü, dili fazla süslü ve sayfalarca süslü yazılan sözcüklerle doludur. Kahramanların ve olayların varış yerini kendi belirlemiştir ve bu sebeple çağdaş edebiyatta yer alamamıştır.

Yorum yapın